Kahve keyfini keçilere borçlu olabilir miyiz?
Etiyopya’da bir ağacın meyvesi iken efsaneye göre keçi çobanı Kaldi tarafından keşfedilmiş kahve. Kaldi bu ağacın meyvelerini yiyen keçilerinin çok daha enerjik ve canlı olduğunu keşfeder ve Sufi dervişlere danışmaya gider. Önce onay görmez, işe yaramaz diye ateşe atılır. O anda etrafa o mis gibi kokusu yayılır kahvenin. Yayılan aroma öyle güzeldir ki dervişlere ilham olur; ağaçtan ateşe, ateşten suya kahve ilk halini alır.
Türk Kahvesinin Hikayesi
15. yy’ da Osmanlı’nın Yemen valisi Özdemir Paşa’nın Saray mutfağına getirdiği kahve alışılagelmişin dışında, güğüm ve cezveler ile yeni bir usulle pişirilmeye başlanır.
Bu yeni yöntem sayesinde kahve eşsiz bir aromaya kavuşur. Günümüzde Türk kahvesi UNESCO’ nun “Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’nde” de kendisine yer bulmuştur.
Peki Türk Kahvesini diğer çeşitlerinden ayıran özellikler neler?
- Türk kahvesi, diğer kahvelerden farklı olarak en ince öğütülen kahvedir.
- Kaynatılarak pişirilen tek kahvedir.
- Türk kahvesi, pişirilirken içine şeker konulan tek kahvedir.
- Telvesi ile ikram edilen tek kahvedir.
Filtre Kahve Nasıl Bulunmuştur?
Kahve filtresi ise ilk kez 1908 yılında Melitta Benz isimli Alman bir kadının, içtiği kahvenin tortulu kısmını içeceğinden ayırmaya çalışmasıyla ortaya çıkar. Melitta, kahvenin içindeki tortudan
hoşlanmadığı için şöyle bir yöntem dener: Pirinç bir tencerenin dibine delikler açar ve bir defterden kopardığı bir kâğıdı bu düzeneğin üzerine yerleştirir. Böylelikle kahvesi, içinde hiçbir topak ve acılık bulunmadan filtrelenmiştir.